ELMALI TURTA

Kendine kızdığı anlarda, “bazen de o kadar  acımasız olma; şefkate de ihtiyacın var” diyordu… Ama her pazar günü aynı şeyleri yaşamak biraz yoruyor ve o yorgunlukla kızacak tek kişi kendini buluyordu…

“Anne kahvaltıya ne yapacaksın?” diyen çocukları, sofrada sürekli farklı şeyler yemek isteyen kocası ve bir yandan kendi tedavisi için dikkat etmesi gereken bir perhiz...  Bazen herkese özel bir menü hazırlamak çok yoruyordu Zeynep’ i. 

Çocuklar makarnayı sosla yemek istiyordu, eşi ise sebzeli... Zeynep de onlara uyumlu olmak için, közlenmiş sebzelerle birlikte makarna yiyordu. Ama annesinden duyduğu bir söz çok hoşuna gidiyordu;

İletişimin, ilişkiye dönmesi için, kimin neye ihtiyacı olduğunu iyi deşifre etmen gerekir. Sen onların gerçek ihtiyaçlarını deşifre ettikçe, aranızdaki bağ güçlenecek...

Elinden geldiğince evdeki herkesin hem faydasına hem zevklerine özen göstermeye çalışıyordu. Bazen aman huyum batsın deyiveriyordu çocuklar istemenin suyunu çıkartınca… 

Yine bir pazar günü eşi Emre, uyandığında çok acıktığını söyledi. Ama sesi de çok iyi çıkmıyordu. Yanına gidip baktığında, hastalandığını gördü. 

“Ben şimdi sana limonlu bir içecek hazırlayım vitamine ihtiyacın var senin" dedi.

Emre’nin sesi çıkmadı. O gün sofrada ne varsa onu yedi. Ama canı tatlı bir şeyler yemek istiyordu.  Zeynep de farkındaydı ama olmazdı şimdi.  “Hem un hem şeker seni rahatsız eder şimdi” dedi. 

Emre akşama kadar evin içinde yatıp kalmaktan sıkılmıştı. Canının çektiği bir şeyler arayıp durdu dolapta. Zeynep akşam için yemek hazırlarken sebze ağırlıklı bir menü planlıyordu. Yine annesinin sözü aklına geldi; 

İhtiyacı olana ihtiyacını vermek...

“Adamcağızın canı tatlı çekiyor ben onu sebzeye zorluyorum” diye düşündü. Evet, gerçrk ihtiyacı karşılamaktı önemli olan. Oysaki eşinin isteği ona zarar verecekti. Durdu... Peki bu isteği nasıl faydalı hale getirebilirim, diye düşündü. Evvvet! Bulmuştu; tat sadece toz şekerde yoktu ya... Gerçek tatlar da vardı. Sonra kolları sıvadı, Emre’nin en sevdiği elmalı turtayı yapmaya başladı. Meyvenin tadına, sevgisini de katarak...

Emre mutfağa girip, fırında pişen turtayı görünce, çocuklar gibi sevinmişti… 

“Seni gidi yaramaz, demek ki aradığın tat buymuş” dedi. 

Zeynep o an anladı ki insana faydayı sunmak, dolayısı ile ilişki kurmak ya da var olan ilişkiyi güçlendirmek hiç de zor değildi...

Emre Zeynep'e, Zeynep de bu fikri verene bir kez daha hayran kalmıştı....

 Deneyimsel Tasarım Öğretisi

Kim Kimdir

İlişkilerde Ustalık

Başarı Psikolojisi

Deneyimsel Tasarım Öğretisi ve Adalet